Ramazan gelmesiyle beraber, haftasonumuzu tarihi gezi yaparak geçirelim dedik. Öğle saatlerimizi Sultanahmet meydanının o mistik havasında dolanarak geçirdik.
Ayasofya' nın bahçesindeki At Kestanesi ağaçlarının altında dinlendikten sonra Yerebatan Sarnıcı' na gitmeye karar verdik.
Sarnıca girmek için öncelikle uzun bir kuyruk bekliyorsunuz. Kuyruktaki tek Türk bizdik sanırım etrafımız hep turistle doluydu. İçeriye baya kişi aldıkları için maksimum 10 dakika bekledikten sonra giriyorsunuz.
Merdivenlerden aşağıya doğru inerken gözünüze sayısız gözüken sarnıclar 368 tanedir. Bizans döneminde Belgrad Ormanından su taşımak için, mermer dokudan yapılmıştır. Yarım metre dibinde su bulunuyor. Balıklar oldukça fazla dibinde.
Sütunlar arasında ilerledikçe o ortama kendinizi kaptırmamak mümkün değil.
Medusa başlarının bulunduğu tarafa doğru ilerledik.
Bir rivayete göre Medusa üç kızkardeşten oluşuyor. Saçları yılanlardan olan bu üç kızkardeşin yine bir rivayete göre gözlerine bakanları taşa çeviriyor. Bundan dolayı Medusa başları sütunların altına ters olarak yerleştiriliyor.
Kendilerinide taşa çevirdiklerine dair söylentiler varmış.
Görüntüsü oldukça ürkütücü.
Sarnıçlardan hala su taşınmamasına rağmen yaklaşık 2 bin yıldır, sütunlardan sular damlıyor.
Sütunların şekil ve yapıları birbirine benzesede, bir tane sütunun üstünde yuvarlak şekiller bulunuyor. Bu sütunun adı Ağlayan Sütun, çünki burdan sürekli su akıyor.
Giriş ücretleri öğrenci 5 tl, normal 10 tl. Sizde eğer Yerebatan Sarnıcı' nı görmediyseniz mutlaka gidip görün.
Bu haftasonu ilk planınız buraya gitmek olabilir :)
Yerebatan Sarnıcı
Pazartesi sendromundan merhaba :)
Ramazan gelmesiyle beraber, haftasonumuzu tarihi gezi yaparak geçirelim dedik. Öğle saatlerimizi Sultanahmet meydanının o mistik havasında dolanarak geçirdik.
Ayasofya' nın bahçesindeki At Kestanesi ağaçlarının altında dinlendikten sonra Yerebatan Sarnıcı' na gitmeye karar verdik.
Sarnıca girmek için öncelikle uzun bir kuyruk bekliyorsunuz. Kuyruktaki tek Türk bizdik sanırım etrafımız hep turistle doluydu. İçeriye baya kişi aldıkları için maksimum 10 dakika bekledikten sonra giriyorsunuz.
Merdivenlerden aşağıya doğru inerken gözünüze sayısız gözüken sarnıclar 368 tanedir. Bizans döneminde Belgrad Ormanından su taşımak için, mermer dokudan yapılmıştır. Yarım metre dibinde su bulunuyor. Balıklar oldukça fazla dibinde.
Sütunlar arasında ilerledikçe o ortama kendinizi kaptırmamak mümkün değil.
Medusa başlarının bulunduğu tarafa doğru ilerledik.
Bir rivayete göre Medusa üç kızkardeşten oluşuyor. Saçları yılanlardan olan bu üç kızkardeşin yine bir rivayete göre gözlerine bakanları taşa çeviriyor. Bundan dolayı Medusa başları sütunların altına ters olarak yerleştiriliyor.
Kendilerinide taşa çevirdiklerine dair söylentiler varmış.
Görüntüsü oldukça ürkütücü.
Sarnıçlardan hala su taşınmamasına rağmen yaklaşık 2 bin yıldır, sütunlardan sular damlıyor.
Sütunların şekil ve yapıları birbirine benzesede, bir tane sütunun üstünde yuvarlak şekiller bulunuyor. Bu sütunun adı Ağlayan Sütun, çünki burdan sürekli su akıyor.
Giriş ücretleri öğrenci 5 tl, normal 10 tl. Sizde eğer Yerebatan Sarnıcı' nı görmediyseniz mutlaka gidip görün.
Bu haftasonu ilk planınız buraya gitmek olabilir :)
İyi haftalar :)